27 Şubat 2010 Cumartesi

... kısacık beyaz bir sayfa

satırlar...

Yazasım geldi boş sayfalara,
Yine de isterim ki satırlar yön versin bana.
Özgür olup kanatlarımı açayım,
Sırtımı sayfadaki çizgilere yaslayayım.

Gözümden birkaç damla yaş insin.
Sözümden bir bir öğüt dökülsün... kendimden kendime.
Defalarca okuduktan sonra o satırlarımı,
İkna olsam ama boyun eğmesem.

Aysegul K

...ifade

Çok konuşunca...

Beynin kıvrımlarında gezinenler iki dudağının arasından firar edince
Bir bir dökülür yetim sözcükler
İnce ince dökülür, tamir olmaya, tamir etmeye çalışırsın.
Keyfe keder lezzetler sımsıkı örülmüş bir hasır gibi kol kola verip uzaktan seni izler.

Çemkirir bulursun kendini.
Kendine muhalefet olur düşüncelerin
Bir medcezir gibi günden güne kendini tanımlaman farklılaşınca,
Ben, gelde mi yoksa gitde mi kendime daha yabancıyım diye uzun uzun düşünürsün.
Sözcüklerin zihnindeki yolculuğu yine kaçaklara sahne olur.

Ben sadece ben olayım deyince, hasır örgü aralanır, bağların arasından güneş ışığı sızar.
Gözünü alır, hoşuna gider, sonra gözünü yine alır, daha da keyif alırsın.
Ufacık bir suçluluk duygusu perdeler gibi olunca o ışığı,
Aslında umarsız değil, tutarsız değil, değersiz değil, kimliksiz hiç değil, hayatın ta kendisi olursun.

Susunca konuşursun; Dans edince dururusun.
Şarkı söyleyince hisseder,
Asıl sustuğundan SEN konuşursun...

A. Kumova